Açıklamasında tarihin bir bütün olduğunu vurgulayan Aktürk, Osmanlı ile Cumhuriyet’in birbirinin devamı olduğunu belirtti. “Osmanlı, bu milletin bin yıllık yürüyüşünde bir zirvedir; Cumhuriyet ise o yürüyüşün yeni bir istikametidir. Birbirine düşman değil, birbirinin devamıdır” ifadelerini kullandı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Osmanlı’ya düşman olmadığını hatırlatan Aktürk, “Atatürk, Osmanlı paşasıdır; Çanakkale’de, Anafartalar’da Osmanlı üniformasıyla savaşmıştır. Cumhuriyet’in temellerini atan eller, Osmanlı’nın son neferleridir” dedi.
Toplantıda bir muhtarın padişahları hedef alan ifadeler içeren şiir okumasını eleştiren Aktürk, “Eleştiri, tarihsel analiz elbette olabilir; ancak hakaret, küçümseme ve nefret dili asla kabul edilemez. Padişahlar bu milletin geçmişidir. Onlara hakaret etmek, kendi köküne saldırmaktır” ifadelerine yer verdi.
Cumhuriyet’in bir yönetim biçiminin ötesinde ahlak, nezaket ve saygı rejimi olduğunu kaydeden Aktürk, “Geçmişe saygı duymayan, geleceğe umutla bakamaz. Atatürk’ün mirasını savunmak, onu Osmanlı’ya düşman göstermekle değil; kurduğu Cumhuriyet’i onun gösterdiği saygı ve zarafetle yaşatmakla mümkündür” dedi.
Muhtarlığın önemine de değinen Bekir Aktürk açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Muhtarlık gömleği; milletimizin tarihini, geleneklerini, hak ve adalet anlayışını, devletine bağlılığını temsil eden bir sorumluluk gömleğidir. Bu gömleği hak edenler giysin, taşıyamayanlar ise çıkarsın. Camiayı da tarihi de karalamasın.”